ABAUT >>
 
 
SAHİR ABACI İLE SÖYLEŞİ

LEVENT YILDIZ


Sanat eğitiminiz Resim üzerine… Hem bu eğitim/öğretim yıllarınızdan hem de fotoğrafa geçiş sürecinizden bahseder misiniz ?

Benim için serüven akademik eğitim ile başlamadı, ortaokul yıllarından itibaren resim, grafik ve fotoğraf hayatımda belirleyici olarak hep vardı. Akademik eğitim de bunun doğal bir sonucu olarak gündeme geldi. Sonrasında resim sanatsal bir uğraş olarak, grafik, fotoğraf ve mekan tasarımı ise daha çok ticari bir zeminde sürdü. Sonra belirli bir alanda yoğunlaşmak istedim, tercihim fotoğraf oldu.

Aldığınız eğitim üzerinden devam edersek, fotoğraf çalışmalarınıza sizce nasıl katkıları oldu ?

Sanat ürünlerinin ortaya çıkmasını sağlayan kültürel ortam, pek çok alanla bağlantılı olarak sürekli değişen, gelişen, yenilenen dinamik bir süreç. Bu anlamda da sanat ortamını, sanat üretimini besleyen pek çok etken sözkonusu. Bununla beraber “Sanat eğitimi” çok yoğun bir şekilde, özellikle de “yöntem” açısından tartışılsa da, sanat eğitimi veren akademik kurumlar da kuşkusuz bu sürecin önemli bir boyutu. Sürekli bir sanat ortamı, sanatçı veya sanatçı adaylarıyla bir arada, etkileşim içinde olmak bile başlıbaşına önemli...

2005-2010 yılları arasındaki çalışmalarınızdan oluşan fotoğrafları “Birinci Harman” başlığı ile sergilediniz. Her ne kadar portfolyonuz bu dönemlerinizi anlatıyor olsa siz de kısaca bahseder misiniz bu yolcululuğunuzdan ?

Bu yıllar içinde, çok belirgin bir konusu olmayan ama bir anlam/anlatım bütünlüğü oluşturmaya çaba göstererek bazı çalışmalar gerçekleştirdim. Sergi broşüründen alıntılayacak olursak, “Sıradan insanların, gündelik hayatlarını konu edinen, küçük işleri, küçük üretimi ve insanları anlatmayı deneyen, karmaşık kent yaşamının içinde barındırdığı görselliği yansıtmaya çalışan, doğanın ve yaşam ihtiyaçlarının ortaya çıkardığı grafik unsurların peşinde oluşan bu fotograflar...”

Sergi, bu fotoğrafların bir bölümünden, biraz da istek üzerine oluştu.

Bir grup siyah-beyaz fotoğraflarınızda gri tonlar var ancak bir grup ise tamamen siyah ve beyaz renklerden oluşturulmuş… Bu tercih sizce etkiyi arttırıyor mu, daha çok bir sadeleştirme mi ortaya çıkarıyor?

Bu, o anda fotoğraflamaya çalıştığım şeyle ilgili bir durum, anlatmak yada göstermek istediğimi ön plana çıkaracak en uygun olan ne ise onu tercih ediyorum.

Fotoğraf kompozisyonlarınızda “grafik” olgusu oldukça hakim… Yalın, ancak yalın olduğu kadar da vurucu bir anlatım var. Fotoğraf kompozisyonu oluşturma ve grafikselliği içine taşıma konusunda düşüncelerinizi alabilir miyiz ?

Kadrajı düzenlerken etkili bir kompozisyon elde etmek için gerekli olan görsel ögelerin bir kısmını, çekim koşullarının, konunun elverdiği ölçüde, söylemek istediğiniz sözün görsel bir dille ifade edilebilmesine katkıda bulunmak üzere kullanırsınız. Grafik unsurlar da, görsel anlatımın önemli araçlarından biri, ancak bu sergide “grafik” yanı belirgin fotoğrafların ağırlıkta olması, çalıştığım konunun ve bunu anlatabilmek üzere tercih ettiğim biçimin gerektirdiği bir durum. Kent ve yaşam olgusu içinde, sıradan hayatları alabildiğine şematize ederek, mekandan ve zamandan soyutlayarak içerik/anlam derinliğini öne çıkarma, belirgin kılma tercihinin sonucu.

Sergi günleri nasıl geçti, sergiyi gezenlerin izlenimleri nasıldı?

İyi geçti, ilgi de gördü, izlenimler de olumluydu genel olarak...

İkinci Harman için bir beş yıl daha beklenecek mi? Yoksa yakın bir dönemde devamı olacak mı?

Yakın dönemde, çalışmalarını halen yoğun olarak sürdürdüğüm proje sergileri olacak. Dört farklı tema, dört sergi...İkinci Harman sanırım daha sonra...

Dillere sakız olan, “doğrudan fotoğraf” ve “masa üstünde yaratılmış fotoğraf” hengamesi üzerine sizin düşünceleriniz nelerdir?

Hayatın her alanında doğru zeminlere oturmayan ikilemler ya da kördüğümler yaratıp sonra da bunları çözmeye çalışmak gibi tuhaf bir huyumuz var... Burada bir iki saptama yapmakta yarar var.

Birincisi, bu tarz tartışmaların esas kaynağı, biraz da ortaya çıkan şeyin sanatsal nitelikleri üzerinden bir değerlendirme yapma kapasitesinden yoksun olmanın bir sonucu.  “Sanat olarak ne yapmış” yerine “ Neyle yapmış, nasıl yapmış “ gibi yaklaşmak...Bütün sanat dalları, kendi alanlarındaki her türlü gelişmeyi, kavramı, malzemeyi, teknolojiyi vs. üretim sürecinde kullanır. Aslolan ortaya az yada çok, sanat’a dair birşey koyabilmektir.

İkinci olarak, “kitap” dediğimizde hemen aklımıza bir edebiyat ürünü, örneğin bir roman gelmez. Kitap, basılmış, ciltlenmiş bir formatın genel adıdır. Ders kitabı, ansiklopedi, teknik kitaplar vs. hepsini birileri yazar ama sadece “edebiyat“ disiplini içinde ürün verenler ki, yapıtları sanatsal bir düzeye sahipse  “sanatçı” sayılırlar. Böyle baktığımızda  “fotoğraf” kelimesi  tek başına bir sanatsal ürünü ifade etmez, “fotoğrafçı” kelimesi de sanatcı anlamına gelmez. Bu anlamda fotoğraf alanı henüz kendi tasniflerini, kategorilerini yeterince düzenleyebilmiş değil...

Sorunuza gelecek olursak, “Doğrudan fotoğraf” kavramı, “masa başında üretilmiş fotoğraf” karşıtı bir kavram olmaktan çok “deneysel/kavramsal fotoğraf” anlayışına karşı,  çekim öncesinde bir anlamda, var olan gerçeklikten farklı, planlayarak, kurgulayarak fotoğraf üretmeye karşı bir görüş... Oysa az önce de değindiğim gibi ortaya çıkan şeyin sanatsal nitelikleri açısından bir değerlendirme yaptığımızda ve fotoğrafı tek ve genel bir kapsamdan kurtarıp farklı üretme biçimine, anlayışa ve niteliklere sahip, farklı kategorileri barındıran bir alan olarak tanımladığımızda bu türden tartışmalar çok ta anlamlı olmuyor ister istemez... Kaldı ki , sanatsal niteliklerden yoksun bir “doğrudan fotoğraf” çok sıradan bir fotoğrafa dönüşebiliyor ya da “deneysel/kavramsal fotoğraf” üretenler de gene her ürettiklerini bir sanat ürünü sanmak gibi bir yanılgıya düşebiliyor ki örnekleri fazlasıyla mevcut...

İşin diğer boyutuna gelince, masa başında fotoğraf yaratılır mı? “sanat” üretilebilir ama ortaya çıkan şey fotoğraf olur mu şüpheliyim... Bence fotoğraf, fotoğrafa benzemeli, müdahale, gerçeklik duygusunu değiştirmeyecek sınırlarda kalmalı. Bunun dışına taştığında ortaya çıkan, bir sanat eseri olur veya olmaz ama artık farklı bir alana geçmiş olur kanısındayım...

Fotoğrafın yanı sıra uğraştığınız başka ne gibi sanatsal faaliyetler var, bahseder misiniz ?

Şimdilerde kısa filmler çekiyorum, Ayrıca, iki farklı belgesel film üzerinde çalışıyorum, birinin çekimleri devam ediyor, diğeri ise henüz ön çalışma, hazırlık aşamasında...

 


FOTORİTİM (e-fotoğraf dergisi) HAZİRAN 2012 

<